Amniyosentez işlemi bebeğin anne karnındayken içinde bulunduğu sıvıdan iğne yardımıyla bir miktar alınmasıdır.Alınan sıvıda bebeğe ait hücreler bulunur.Bu hücreler özel ortamlarda çoğaltılır ve hücrelerde dolayısıyla bebekte herhangi bir kromozom bozukluğu yani genetik anormallik var mı incelenir.Amniyosentezin sonucu %99 oranında hatta bazı kaynaklarda 0 oranında doğrudur.
Amniyosentez işlemi genellikle 15 ve 20. gebelik haftalarında yapılır.Bu haftalar içerisinde işlem daha kolay olur ve problem ortaya çıkma ihtimali düşüktür.Amniyosentez ultrason eşliğinde özel bir iğne kullanılarak yapılır.Önce ultrason uygulanır ve iğnenin geçeceği en uygun yer saptanır.Daha sonra bebek, göbek kordonu ve plesenta dediğimiz bebeği besleyen yapıya zarar vermeden iğne içeri sokulur ve 20 cc kadar sıvı alınır. Bu sıvı özel labatuarlarda incelenir ve sonuç elde edilir. Nadiren alınan sıvıda bebege ait yeterince hücre olmayabilir. Bu durumda degerlendirme yapılamaz.
Amniyosentez kesin sonuç veren bir yöntem olmakla beraber bazen olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir. Örneğin 1/200 oranında bebeğin kaybı söz konusudur.1/1000 ihtmalle de enfeksiyon gelişebilir,bu da bebek kaybına hatta anne için ciddi problemlere yol açabilir.
Amniyosentez yararı ve zararı tartışılabilecek bir testtir. Özellikle 35 yaş üstü anneler ve üçlü test sonucu riskli çıkan anneler yaptırmalıdır. Diğer durumlarda anne ve baba adayı doktoruyla ayrıntılı bir şekilde konuşup kara vermelidir. Bu durumda karşılıklı dialog çok ama çok önemli! Bazı anne baba adaylarımız bebegimize birşey olmasın bir anormallik varsa dahi biz aldırmayız demekte.Tabii ki bu durumda amniyosentezi yapmak çok doğru değil! Bazılarıda üçlü tarama testi vb. tarama testlerini dahi yaptırmadan amniyosentez yaptırarak kesin emin olmak isterler.Bence önce zararsız tarama testleri yapılmalı ve bunlarda riskli bir durum varsa amniyosentez çekinmeden yaptırılmalıdır.